Hikayeler vardı.
Renkli, çiçekli, şekerli...
Öyle tatlı bir bal çalmıştı ki ağzıma
Tadı hiç geçmeyecek gibi geldi.
Mis bahar kokusu burnumda
Renkli bir yazdı benim ki mavili, yeşilli
Cumbalı evin balkonunda
Aklımdan geçen yaz rüyaları
Yıldızları saydığım, gökyüzünde
Saat 12'yi vurmadan
evde olma telaşı vardı bir de
Renkli bir yazdı benim ki
Deniz'in kokusu yosunlu, gecenin karanlığı ise
yakamozlu...
Bir de duvarımız vardı köşe kapmacalı, kim önce
giderse o kapardı.
Çocukluk telaşları
Renkli, hayalli, maceracı...
Çisil çisil yağan yağmurdu çoçukluk
Bir de okula giderken beklenen, heyecan verici
arkadaştı..
Mavi merserizeydi yüzümüzü güldüren..
Bir bankta uyuya kalmaktı çocukluk, güneşi birlikte
doğurmaktı...
Arkana bakmadan koşmaktı.
ilk aşklarımız vardı.
Heyecandan yerinde duramadığımız, denk gelme
ihtimalimize sevindiğimiz... Ağlamakla gülmenin kardeş olduğu Haklı çıkarır
gibiydi çoçukluk..
Her yaşımıza damga vuran hayal kırıklıklarımız vardı
bir de...
Şimdi yine cumbalı evin balkonundan sallandırsam
hayallerimi
Köşeden çıkıp gelse yine arkadaşlarım
Söz saat 12'yi
vurmadan evde oluruz..
MARTI
Tam da böyle bir geceydi yaz tatlı tatlı gülümsüyordu bize
Sahi yaz hep gülümser miydi ?
İsmini o gün öğrenmiştim.
Ne güzeldi ismin
Çiçek kokusu ay ışığından süzülüp tuhaf bir koku bırakıyordu burnumuza
Şiir yazdım o an içimden sana
Şiir olmalıydı, ay olmalıydı, o bahçe hep çiçek kokmalıydı.
Yazın o güzel kokusu, en güzel yüzler gelip oturuyordu karşıma seninle birlikte
Nicedir görmediğim arkadaşlarımda eşlik ediyordu bize
Çocuksu bir gülümseme eşlik etti sonra sesine.
O gün hayatımın en mutlu ilk günüydü.
İlk kez bu kadar derinden aldım bahçedeki o çiçeğin kokusunu...
Ya o müziğin sesi ilk defa tatlı tatlı mırıldandı kulağıma
Yüzün aydınlatıyordu geceyi
Kıskandırırcasına
O an martıları düşünüyorum
Senin beslediğin martıları
Öylece kalakalıyorum
Üzülmek nedir bilmiyordu senin martıların
Gülümsetiyordu martıların
Özlüyordum seni
Özlemek ne garip duygu
Birini sevmekle değil özlemekle başlıyordu herşey...
Seni özlediğimi biliyordun
Resimde kaybolan özneleri arıyorduk sonra seninle
Ben yüklem oluyordum sen noktayı koyuyordun her defasında
O yaz gibi sürecekti herşey, o yaz içimde hiç bitmeyecekti.
Nisan yağmurları gibi serinletecektin çöl sıcaklarında
Minnettar olmamak ne mümkün şimdi
Sevmeyi öğrenmek diye birşey varsa herşeyiyle ben senden öğrendim.
Ne güzel bir gündü dedik içimizden
Sahi ne güzel bir gündü.
Kalemine sağllık Selin'cim... Sevgiler....
YanıtlaSilTeşekkür ederim ����
YanıtlaSil