Dumanı
üstünde nefis bir hamburger ya da kokusu bütün evi sarmış çikolatalı kek!
Bütün
günün yorgunluğunun ardından sıcacık bir sofranın başında karnını doyurmak
gibisi yok. Ya da artık iyice acıktığı için çılgınca ağlayan bebeğin sütle
buluşması! Elbette ki yemek yemek en temel fizyolojik ihtiyacımız ve bunun
giderilmesi müthiş bir hazza dönüşebiliyor. Artık açlıktan alarma geçmiş olan
bünye yemeğe ulaşmak için türlü sinyaller veriyor ve karnı doyduğu anda da
başka şeylerle ilgilenebilmek için hazır hale geliyor. Dolayısıyla yemek yemek
en önemli günlük rutinlerden bir tanesi. Elbette ki şanslıysanız! Şanslıysanız
karnınızı doyuracak şeylere kolayca ulaşabilir, hatta en sevdiğiniz yemekten
yana tercih bile kullanabilirsiniz.
Karın
doyurmak yemenin en temel işlevi olsa da; kimileri için güzel bir yemeği güzel
sunulmuş şekilde yemek de ikinci bir haz kaynağı; bazen bir yemeği bu şekilde
sunmak da. Kalabalık bir sofranın etrafında ailece toplanılmış bayram sofraları
ya da arkadaşlarla çevrelenmiş bir masa pek çok zaman yemeği taçlandırmaz mı?
Ancak aniden beliren yeme isteği, mutlaka ama mutlaka belli bir şeyi yemeye
duyulan müthiş arzu ise duyguları doyurmak için kontrol dışında düğmeye
basılmış bir dürtü gibi.
Koca bir
paket cips, bir tablet çikolata ya da bir tabak dolusu soslu makarna! Zihniniz
sadece bunlardan birini tüketmeye odaklanıp, başka bir şeyle dikkatinizi
dağıtamadığınızda, karnınızın ötesinde ruhunuzun açlık sinyallerini duyuyor
olabilirsiniz! Doymak için yemek yemeye değil; bir duygusal ihtiyacı doyurmak
için belli bir yiyeceği tüketmeye yoğunlaşmış haldesiniz. İşte bu duygusal
açlık ! Yani karnınızı doyurmak için değil duygularınızı yatıştırmak için
duyulan ihtiyaç. Yalnızlığa söylenen iki kişilik pasta ya da öfkeye kurban koca
bir paket cips.
Fark
ettiyseniz hepsi ya yağlı, ya şekerli ve sonunda karbonhidrat. Bedenin mutluluğa
giden kestirme yollarından biri, hızlıca bu içerikte bir şeyler tüketmek.
Dolayısıyla da pek uzun değil etkisi, iki üç dilim pastayı mideye indirdikten
sonra da hala aç hissetmeniz çok olası! Yemekle doyamayan duygu, kısa
mutluluğun ardından delice acıkan ruh ve obez bir ruh sağlığı…
Zaman
zaman abartılı kaçamaklar yapmak elbette ki hepimiz için mümkün. Ancak ansızın
beliren açlığın ardındaki duyguyu anlamaya çalışmak; yemek ile duyguları
atlatmayı
bir rutin olmaktan çıkarmak çok önemli. Yemek yemenin
gerçek keyfini sürdürebilmek için gerçekten acıkınca bir şeyler yemeli ve
yalnızlığa bir dost eli değmeli…
Klinik Psk.
Handan Ergün Hoşrik
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder