Bolca acı var yüreğinde,
vurdumduymazlığa sığınmış.
Hayal kırıklığı...
Tadı damağında kalmış.
Bir kapı ziliyle çırpınamayacak kadar zavallı yüreği
teninde soğutmuş sevdiği bedeni
teslim etmiş ısınacağı taze tenlere
ardına bakmasın diye yine de
adımlarını saymamış ne kendinin; ne yabancıların
“zaman” demiş...
“o”nu yeniden mutlu eden zaman
belki bana da hatırlatır kendini
beklemiş hiç gelmeyeceğine inandığı
ama kendinden sakladığı mutlu günleri
sonra nefret etmiş zamandan
o “zaman” değil miydi unutturan onu
mutlu eden başkalarını
dokunan başka dudaklara
ezber olan el tutuşlara...
Zaman...
Nefret edilen...
Bilinen...
Hazmedilmeyen...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder