Gözlerimi kapatıp bir
balon düşünüyorum. İçinde mutluluğun, huzurun, barışın, sevginin, iyi niyetin,
ince düşüncenin, samimiyetin, hoşgörünün olduğu bir balon. Güzel bir gökyüzü, her yer yeşillik , tek başınayım ve uzanmışım çimlere...
Gözlerimi her kapattığımda görüyorum o
balonu. Nasıl anlatsam, böyle rengarenk bir balon ve sanki her renk dünyadaki
en güzel duyguları nitelendiriyor.
Gözümü açtığımda ise
hırsın, öfkenin, kötülüğün, kızgınlığın, acımasızlığın, dedikodunun, kendini
beğenmişliğin olduğu bir deprem görüyorum. Her sallandığında her kötü duygu
sanki birbiriyle kapışıyor. Yer yerinden oynuyor altta kalanın ise ya canı
çıkıyor ya canı yanıyor.
Tüm insanlar o balonun
içinde olsa, herkes ihtiyacı olan renkte durup ihtiyacı olan el değmemiş
duygulardan nasibini alsa keşke.
Doyasıya yaşasa o duyguyu, kimse kimseye karışmasa mesela. Gökyüzünde, bulutların arasında mutluluktan
midesi bulansa ya insanların.. Sizce de hayat telaşında olan bu depremden canı
yanan bunca insan hak etmiyor mu bir kez olsun mutluluktan başının dönmesini? O
balonu izlemek bile huzur verirken içinde olsak kim bilir neler
değişirdi öyle değil mi?
Sonra tekrar açıyorum
gözlerimi, otobüse koşan insanlar, agresif bir millet, iş yerindeki
dedikodular, insanların çıkar ilişkileri, bir taraftan ağlayanlar diğer
taraftan dalgın insanları
görüyorum. Açar açmaz
huzursuzluktan midem bulanıyor, başım ağrıyor, gözlerim kararıyor..
Benim gördüklerimi
herkes görüyordur bu hayatta eminim. Gözlerimi kapattığımda gördüğüm rengarenk
balonu da herkes görüyor bundan da eminim.
Bir şeyler yapmak lazım farkındayım ama aklıma pek bir şey gelmiyor; gözlerimi
açmamaktan başka.
Peki ya bir insan gözü
kapalı ne kadar yaşayabilir ki?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder